DÜNYAYA DÜŞEN İKİ TÜY

 


DÜNYAYA DÜŞEN İKİ TÜY

İki tüy düştü Şeytan’dan dünyaya. Birinin üzerinde “Ben senden üstünüm.” yazıyordu, diğerinin ise “Beni sen azdırdın”. Bâzı insanlar için “Sende Şeytan tüyü var.” deriz. O insanlar var mıdır bilmem ama bu lafları söyleyenlerde o tüyün olduğuna şüphem yok.

Şöyle bir etrafımıza bakalım, kendini kötü zanneden kimseyi bulabilecek miyiz? Hepimiz o kadar iyiyiz ki cehennemde işler kesat gidecek gibi. Oysa, “Ben iyiyim, ben üstünüm” demekle olmuyor. Öyle olsaydı Yûnus Emre “Eller yahşî ben yaman, eller buğday ben saman” demek yerine “Eller vahşî ben ummân” minvalinde bir şeyler yazardı. Öyle yazmamış, öyle yaşamamış. Kendini kötülerden bilmiş ama iyilerin önde gelenlerinden olmuş. Kendini böyle bilmesinin sırrı da şurada sanırım:

Bir gün, Hz. Âişe annemize sormuşlar “Ey Mü’mînlerin annesi iyilerden olduğumuzu nasıl biliriz?” 
Cevap ölçüleri aşan bir ölçüdür: “Kendinizi kötülerden zannedersiniz.”
“Kötülerden olduğumuzu nasıl biliriz?”
“Kendinizi iyilerden zannedersiniz!”

Herkesin kendini iyi bildiği ama birbirini kötü gördüğü toplumda kimse iyi değildir de herkesin kendini kötü bildiği ama birbirini iyi gördüğü topumda herkes olmasa bile çoğunluk iyidir kanaatindeyim.

Bir de her yediğimiz haltta başkasını sorumlu tutmak yerine, Ken'an Rifâî Hazretlerinin sözüne kulak verip hatayı yaptıklarımızda ararsak iyilerden oluruz umudundayım.

Cennet û dûzah, gamm ü sürûr, zulmet ile nûr,
Yaptıklarının gölgesi, hâriçte mi sandın.
Hâlin ne ise müşteri sen oldun o hâle,
Noksânı meğer adl-i ilâhîde mi sandın.

Emre Özen, 7 Şevvâl 1446 (4 Nisan 2025), Eyüp Sultân